|
|
|
Zaman su gibi akarken, sesizce çok şeyi alır götürür. |
|
|
|
Copyright By Zafer DEDE Her Haklı Saklıdır. Kaynak gösterilmeden başka yerlerde yayınlanamaz. |
|
|
|
|
|
|
|
MEZUNLAR |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
MESLEK LİSESİ MEZUNLARINA MÜJDE
YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan katsayı adaletsizliğinin kalkacağını açıkladı. Yüksek öğretimle ilgili bir radikal öneri de Cumhurbaşkanı Gül'den geldi.
Üniversite kapısından dönen lise mezunlarına müjde. Artık her lise mezunu üniversiteli olacak.
Müjde bizzat yüksek öğretimin başındaki isimden geldi. YÖK Başkanı bugün meslek liselileri de sevindirdi. Ve katsayı adaletsizliğinin kalkacağını açıkladı.
CUMHURBAŞKANI ABDULLAH GÜL:
Yüksek öğretimle ilgili bir radikal öneri de Cumhurbaşkanı'ndan geldi. Cumhurbaşkanı Gül, "Rektör seçiminde yetkilerimi devretmeye hazırım" dedi.
Dünya üniversiteleri bilimde çığır açıyor. Türkiye'de ise yüksek öğretim kısır rektör seçimi tartışmalarının gölgesinde kalıyor.
Eğitim sistemimizdeki bu soruna Abdullah Gül'den bugün radikal bir çözüm önerisi geldi. Cumhurbaşkanı Gül, "Rektörleri belirleme yetkimi devretmeye hazırım" dedi.
Rektör seçimi tartışmalarının üniversitelerde derin yaralar açtığını düşünen tek isim Cumhurbaşkanı değil. YÖK Başkanı da bu konuda Cumhurbaşkanı Gül'le benzer düşüncelere sahip.
YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, yürüttükleri çalışmalardan söz ederken, "en önemli konunun, mesleki ve teknik eğitimi seçenlerin seviyenlerini yükseltmek ve önlerindeki engelleri kaldırmak olduğunu" vurgulayarak, "Bu amaçla, meslek liselerinden başlamak doğru olacaktır ve bu liselere sınavla öğrenci alınması için Milli Eğitim Bakanlığı ile görüşmelerimiz devam etmektedir" dedi.
Meslek liselilere uygulanan katsayı uygulamasının, "onların gelişimini önlemeyecek hale getirileceğini" ve "dikey geçiş imkanlarının olabildiğince artırılacağını" bildiren Özcan, "Halen, üzerinde çalıştığımız ÖSS sistemi ile üniversiteye giriş daha çağdaş bir hale gelecek ve sorunlar kendiliğinden çözülecektir." dedi.
Yusuf Ziya Özcan, TÜSİAD tarafından Avrupa Üniversiteler Birliği Kurumsal Değerlendirme Programı'na hazırlatılan "Türkiye'de Yüksek Öğretim: Eğilimler, Tartışmalar ve Fırsatlar" başlıklı raporunun sunumu amacıyla Sheraton Oteli'nde düzenlenen toplantıda konuştu.
Yükseköğretim sistemine ilişkin bilgi vererek, yürüttükleri çalışmaları anlatan Özcan, diğer ülkelerin eğitime ilişkin sorunlarından farklı olarak Türkiye'deki en önemli sorunun, üniversite öğretimi talep eden ortalama 1,5 milyon mezununa üniversitelerde yer bulmak olduğunu belirtti.
Bu problemi çözebilmek için farklı yaklaşımlar uyguladıklarını söyleyen Özcan, kontenjanlardaki artışı ve taban puanların düşürülmesini örnek gösterdi.
Özcan, ayrıca vakıf üniversitelerini desteklediklerini, yaratacakları kapasite artışının yükseköğretim sistemi için yararlı olacağını düşündüklerini vurgulayarak, "Yeni açılan üniversite kontenjanları, ikinci öğretimdeki genişlemeler, Açık Öğretim'in bütün bölümlerinin herkese açık hale gelmesi ve yeni uzaktan öğretim programları sayesinde önümüzdeki yıllarda bütün lise mezunu öğrencilerimize üniversite imkanı sağlanacaktır" diye konuştu.
Yüksek öğretim sisteminin, ikinci öncelikli sorununun, öğretim üyesini ihtiyacını karşılamak olduğuna işaret eden Özcan, yürütülen çalışmaları anlattı ve sonuçların gelecek yıllarda alınacağını söyledi. |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
TEBRİK |
|
|
|
|
|
|
Muharrem ayınız ve aşure günüz hayırlı olsun. |
|
|
|
|
|
|
|
Cenâb-ı Hak buyuruyor |
|
|
|
|
|
|
“Onlar ayakta dururken, otururken, yanları üzerindeyken (dâimâ) Allâh’ı zikrederler. Göklerin ve yerin yaratılışı hakkında derin derin tefekkür ederler (ve şöyle derler): Rabbimiz! Sen bu (âlemi) boşuna yaratmadın, Sen’i tesbîh ederiz, bizi cehennem azâbından koru!” (Âl-i İmrân, 191)
|
|
|
|
|
|
|
|
Rasûlullah (S.A.V) buyurdular |
|
|
|
|
|
|
“Tefekkür gibi ibadet yoktur.” (Beyhakî, Şuab, IV, 157) |
|
|
|
|
|
|
|
Kıssa |
|
|
|
|
|
|
Lokman (as) yalnız başına tenhâ bir yerde oturup tefekkür etmeyi çok sever ve bunu sık sık tekrarlardı.
Kendisine:
“–Sen umûmiyetle yalnız oturuyorsun. İnsanlarla oturup sohbette bulunsan daha münâsip olmaz mı?” diye sorulduğunda şu cevabı verdi:
“–Uzun müddet yalnız kalmak, tefekküre daha müsaittir. Uzun süre tefekkürde bulunmak da, insanı Cennet’in yoluna sevk eden bir kılavuzdur.” |
|
|
|
Bu sayfayı 34886 ziyaretçi (78555 klik) ziyaret etti! |